30 Ağustos Zafer Bayramı....

30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN...

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk İstiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. 

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahların olacaktır. Bir güb, İstiklal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir maziyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler.

Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.

Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. 

Ey Türk İstikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen ; Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

Mustafa Kemal ATATÜRK
20 Ekim 1927

Elysium!!!

Elysium : Yeni Cennet 

Tam tarihini hatırlamıyorum ama geçen haftaydı sanırım perşembeydi emin değilim yalan olmasın.... Akşam evde oturuyoruz sevdiceğimle ben bunalımlar, sıkıntılar içindeyim, içime filler&öküzler ve bilumum hayvan oturmuş bunal bunal bunal modumda takılıyorum, yemek yemişiz, sofrayı toplamışız derken nette öylesine bakınırken acaba dedim ne filmler var araştırmacı gazeteci sayın ben :) derken Elysium'u gördüm fragmanına bakıldı, oyunculara bakıldı, hikayeye bakıldı ve o an karar verildi ilk iş bu filme gidilecek, bir kere zaten Matt Damon ve Jodie Foster var ötesi yok yani, kesinlikle gidilip izlenilmesi gerekiyor tarafımdan... 

Derken sinema saatlerine baktım ama hiç umudum yok çünkü son seansa 15-20 dk falan var, sonra sevdiceğimin gözlerinin içine baktım kirpiklerimi kış kıpış yaptım oda dayanamayıp hadi kalk hızlıca giyin çıkalım artık yetişirsek dedi :) 

Ve o noktada o bu cümleci kurarken ben giyinip kapının önüne gelmiştim bile :) 

Fragman

Gittiniz mi bilmiyorum ama bence gitmediyseniz mutlaka gidip izleyin derim ben, sizin için asla zaman kaybı olmayacaktır, ben oldukça beğendim hatta evdeki arşivime eklenmesi gereken filmlerden biri diye düşünüyorum :)

Pinky Fashion'dan ilginizi çekecek bir çekiliş var :)

Şimdi size güzel bir çekilişten bahsedeceğim, bence sizinde hemen ilginizi çekecek benden söylemesi :)

PINKYFASHION adlı blogger arkadaşımızın sunduğu sizlerinde duymasını istediğim bir çekilişi var :)

Hediye almanın, hediye vermek kadar güzel olduğunu düşündüğünden dolayı yeni yaşının şerefine Darphin'in göz çevresi maskesini ve Clinique'nin baz nemlendiricisini takipçilerine hediye ediyor....

Ama bunlar için çok kolay safiyene 1-2 kuralı var bence hemen bloga doğru yolculuk yapmanın vakti diye düşünüyorum :)


Çekiliş için tık tık ..... :)


Şimdiden bu güzel ürünleri kazanacak olan arkadaşımıza iyi günlerde kullanmasını diliyorum, kocaman öpücükler olsun :)

Eylül Ayı ve Diziler....

Her ne kadar artık normal hepimizin izlediği kanalları pek izlemesem de, gerçi eskiden de çok Türk kanallarını izlediğim söylenemezdi genelde yabancı kanalla ve diziler eğer çok sevdiğim bir film var ise Türk Kanallarına geçiş yapıyordum... Fakat merak ettiğim 1-2 dizi var bunlardan bir tanesi Eylül ayından Kanal D de yayınlanmaya başlayacak olan A.Ş.K dizisi... 

Dizide başrol diye adlandırdığımız kişiler arasında; 

Hazal Kaya (Azra)

Hakan Kurtaş (Kerem)

Aslı Tandoğan (Şebnem)

Kaan Urgancıoğlu (Can Vural)

Nebahat Çehre (Neslihan Vural)

ciddi oyuncuların bulunduğu diziyi umarım dallandırıp budaklandırmadan, baymadan ilerletebilirler diye düşünüyorum... 

Dizinin tanıtım fragmanı ise oldukça hoşuma gitti;

Bir diğer dizi ise ;

Mete Horozoğlu (Mehmet Kantarcı)

Aslı Enver ( Özlem Albayrak )

İlker Kaleli (Faik Şaşmaz)

Kaan Taşener (Kemal Özdemir )

Dolunay Soysert (Leyla ŞArman Özdemir)

Kürşat Alnıaçık (Murat Şarman)

Erhan Can Kartal (Kerem Özdemir)

Zeynep Altıner (Yasemin Özdemir)

Oyuncu kadrosu oldukça hoşuma gitti, güzel bir dizi olacağa benziyor fakat eğer toparlayamazlar ise dizi çok sıkar ve bitirmek zorunda kalabilirler diye düşünüyorum, çünkü konu itibari ile bir yerde tıkanacak gibi bir izlenim yaratıyor bende.....

Tanıtım Videosu...

Merak ettiğim diziler arasında gözüme çarpan bir diğer dizi ise;

Çağatay Ulusoy (Yaman Koper)

Serenay Sarıkaya ( Mira Beylice )

Barış Falay ( Av. Selim Serez )

Mine Tugay ( Ender Serez )

Hazar Ergüçlü ( Eylül Buluter)

Taner Ölmez( Mert Serez )

Şebnem Dönmez ( Sude Beylice ) 

Murat AYgen ( Faruk Beylice )

Can Gürzap ( Asım Şekip Kaya ) 

1. Bölüm Fragman

Biliyorsunuz ki bu dizi American Dizisi The O.C 'nin yerli versiyonu olarak Star TV aracılığı ile karşımıza çıkarılmıştır. Umuyorum ki bu dizi Revenge dizisinin yerlisidir buyrun İntikam diye önümüze sundukları her hali ile bin beter gördüğüm diziye benzemez. Çünü The O.C dizisinide çok severek izlerdim :) 

Hepimize hayırlı uğurlu olsun gene TV karşından ayrılamayacağımız diziler yayına giriyor :) 

Günaydınn

Vee işte beklenen gün geldi, haftanın son günü hepimize hayırlı olsun... İş yerlerimizden, o çok sevdiğimiz patronlarımızdan fazladan 1 gün ayrı kalacağız ama ne yapalım bu seferlik böyle olsun :) 

Herkese haftanın son gününde patrondan kesinlikle uzak, doğal olarak stresten uzak, huzurlu ve hızlı geçen bir gün diliyorum.... 

Beykoz Semalarında...

Cuma günü Beykozdaydım, nasıl güzel bir yer nasıl güzel bir yer anlatamam,  vakit buldukça o tarafa gitmeye çalışıyoruz, kahvaltı olssun, riva olun bi şekilde gitmek için bahane yaratıyoruz :)  İşte Cuma günü gene bir fırsat yaratıp Beykoz'a gittik, böyle yol kenarında yerler var hep sevmişimdir zaten, nedense çok sıcak geliyor bana gidip restaurantta soğuk soğuk oturup para bayılacağıma en azından zevk veren, huzurlu bir ortamda bulunmayı tercih ederim...

Yeşilliğin içinde, en azından hala yeşile doyabileceğimiz yerlerin olması ne güzel... Elimizden bunlarda kayıp gitmeden değerlendirmek gerekiyor...  Çünkü bazı kimseler tarafından yeşile olan düşmanlık ve paraya olan açlık yüzünden kaybetme riskimiz gittikçe artıyor.

Ne kadar sade, içten, samimi bir yer gözüküyor değil mi ? Gerçektende gözüktüğü gibi emin olabilirsiniz, bir abla var Işık abla ( birde güzel fal bakıyor ki sormayın ) Hem bahçeden topladıklarını satıyorlar, hem gözleme yapıyorlar ( Otlu&Peynirli Gözlemesini şiddetle tavsiye ederim ) bazı akşamlar burada yatıyorlarmış, arka tarafta yerleri var... Emin olun hepimizden daha huzurlu ve daha mutlular....

Giderken bize Pembe Domates verdi, allahım bal, şeker sanki nasıl güzel bir tadı var, en önemlisi de hormonlu değil doğal.....

Evde Dizi Keyfi....

Geçen hafta içi kendime güzel huzurlu bir ortam yarattım...  Ne zamandır izlemek istediğim diziler var artık onlara başladım özellikle bekliyordum sezonları çoğalsın diye, çünkü kısa sezonlu dizilere başladığım zaman sonra bekliyorum ki bölüm yayınlansın da izleyeyim diye öyle de bütün zevkim gidiyor... 

True Blood bir ara ilk başladığı zaman izlemeye başlamıştım ama sonra ne oldu hatırlamıyorum bıraktım aklıma da gelmedi hiç, geçen aklıma geldi ve başladım 1. sezondan izlemeye...

Bilmiyorum sever misiniz ama ben severek izliyorum, fazla küfür ve açık saçık bir dizi fakat sürükleyici olması benim için yeterli.... 

 Mısırımı patlatıp yerime kurulduktan sonra her şey tamam artık play tuşuna basabilirim :)

Bana önereceğiniz diziler var ise söylemeniz yeterli itina ile hemen izlenmeye başlanır :) 

1. Sezonun 6 bölümü izledikten sonra Damla Sakızlı Türk Kahvesi ve Black eşliğinde güzel bir ara vermek gerektiğini düşündüm ve hemen hazırlayıp balkona kuruldum :) 

Damla Sakızlı Türk Kahvesi Can'dır.... :) Denemediyseniz çok eksik yaşıyorsunuz ben diiiimmm sizeeeee :) 

( reklam gibi oldu be ) :)

Hastane saçmalığı....

Biliyorsunuz geçen hafta izinliydim, bu iznimi de uzun zamandır ertelediğim doktor randevularına ayırmayı uygun gördüm... Çünkü artık eşim ve yakınımdakiler doktora gitmem gerektiğini söyleyip başımın etini yediklerinden dolayı bende bunları daha fazla duymak istemediğimden e gideyim bari moduna aldım kendimi...

Ama bu ülkede cebine ciddi paralar girmiyorsa gidip bir muayene olmak için 400-500 TL gibi rakamlar bayılmıyorsan doktora gitmek zulüm, bunu biliyordum ama artık tamamı ile öğrenmiş oldum...

Hiç bir şekilde filtre kullanmayacağım yazarken çünkü bana cinnet geçirtti bazı kurumlar.... Sanarsınız ki bedavadan muayene oluyoruz, hizmeti bedava veriyorlar...

Hastaneye gitme nedenlerim; aşırı bir bel ağrısı yada acısı tam hissiyatı adlandıramıyorum, şiddetli baş ağrısı bana göre migren ama doktora gözükmek lazım ne olur ne olmaz, genel bir tahlil ve baş ağrısına bağlı göz doktoruna gitmem gerekiyordu. Biliyorsunuz bedava yaşamıyoruz her ne kadar adaletli bir sistem içerisinde hakettiğimiz ücretleri alamasak bile tencere-kapak doğrultusunda bir şekilde yaşamımızı idame ettirebiliyoruz. Ve eğer ki ben SSK ödüyorsam, orada hizmet  veren herkesin parasını ben ödüyorsam, o paraları benden alıyorsan bana hizmet vermek için  benim paramı kullanıyorsan bana hizmet vermesi için karşıma koyduğun kişilerinde doğru düzgün insanlar olması gerekiyor. 

SSK ödüyorum ve Devletimin bana sunduğu Hastanelerden elbetteki yararlanacağım, ve bunun içinde ilk randevumu Göz için Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesinden aldım... Hastane çevresinde yönlendirme "0" , görevli kişiye sorduğun zaman seni yanlış yere yönlendiriyor insanlar 4 dönüyor doğru yeri  bulabilmek için... Muayenede 5 d sürdü sürmedi yan, şaka gibi... olduuu sende göz kuruluğu varmış hadi al sana suni gözyaşı yallah...
Gerçi göz için çok bir şey beklemiyordum benim asıl sorunum bundan sonra başladı :)

Bel ve baş ağrısı için ise Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh. Sağ. ve Sinir Hast. Eğt. ve Araşt. Hastanesinden aldım, ( peeehhhh almaz  olaydım dedim ). 

Şimdi saçmalıklar sinsilesi geliyor; 

• Randevumu İnternetten 11:10 'a aldım. 
• Randevuya 13:00'e geliyordu girdim.
• Aynı doktor ve aynı saat için benimle birlikte 3 kişi daha vardı. 
• Kimisi randevu aldığı doktora değil başka doktor tarafından çağırıldı.

Şimdi ben randevu saatimde doktorun yanına giremiyorsam neden randevu almak için kastırıyorum, tamam 10-15 dk beklersin senden önceki hastanın muayenesi uzun sürmüştür onu anlarım ama 13:00 ne demek arkadaş.... 

Hadi doktorun yanına girmeyi başardın, bir kere doktora Günaydın diyorsun, insanlık yapıyorsun Kolay Gelsin, İyi Çalışmalar falan diyorsun suratına bakmıyor cevap bile vermiyor, insan olamamış kişilerden seni tedavi etmesini beklemek ise bizim cahilliğimiz. 

Muayene ediyor zaten eminim bütün gün aynı şeyi yapıyor farklı bir şey yaptığını sanmıyorum hopp baş ağrım için emar istedi, bel için ise fizik tedaviye gitmen lazım dedi. Heh işte bu noktada ben dünyadan ayrıldım beynen gittim.... Arkadaşım sayın doktor belimde ne olup olmadığını görmeden beni fizik tedaviye nası gönderebiliyorsun, sana şikayetlerimi söylüyorum bazen yataktan kalkamıyorum bile diyorum emar çektirmeden orada ne şekillerin şukulların döndüğünü görmeden fizik tedaviye git... teaallaammmm... Oldu gözüm ağrıyor e gieyimde bir gözümden ameliyat olayım, ayy belimde bugün çok ağrıdı gidim bir fizik tedaviye iki dakika da düzeleyim... şaka mısınız siz ya ?

Beyin Emarı için tabiki randevu almak çok zor dolu çünkü bu perşembe gece 00:00'ye verdi bakalım gideceğiz ama sonuçları asla ona götürmeyeceğim mazallah canı sıkılıp beni ameliyat falan etmek ister :) Bel için ise annemin arkadaşına gittim kendisi özel bir hastanenin bşhkm. yrd. ayrıca genel cerrah, kendisi beni kendi doktorlarına yönlendirdi, doktor genel kontrolünü yaptıktan sonra aslında bir fıtık belirtisi olmadığını ama ağrın olduğunu söylediğin için bir emarın şart olduğunu söyledi ve bei anlaşmalı emar merkezine yönlendirdi. Bakalım emar hastaneye gönderildi sonuçlarını bugün öğrenicez bir aksilik olmaz ise... 

Biliyorum çok uzun oldu sıktım sizi ama birde beni düşünün beynim çıktı o gün valla.... 

Günaydınn

Hepimize güzel Günaydınlar olsun.... Bu haftayı Perşembe günü sonlandıracağız ne mutlu bize :) hep diyorum ya hani keşke hafta perşembe günleri bitse cuma/cts/pazar tatil olsa 3 gün ohhh değmeyin keyfimize yapsak, işte tamda bundan bahsediyorum :)
Ne güzel olur değil mi ? 

Ama işte arada denk geliyor böyle ne yapalım bizde bununla yetinmeye çalışacağız :) 

Salı gününüz huzurlu, stersten uzak, özellikle patronlardan uzak, bol kazançlı geçsin :) Herkese İyi Çalışmala, öpüldünüz kocaman 

Günün Şarkısı

Hindi Zahra & Stand Up

Çok severek dinlediğim şarkılardan bir tanesi eminim dinleyince sizde seveceksiniz :)

Günaydınn

Herkese kocaman bollll gülüşlü, huzurlu günaydınlar olsun....

Bayram Tatili bitti 1 hafta çalışıp tekrar yıllık iznimi kullanıp 1 hafta daha tatil yaptım, tabi bunun adına tatil denirse, pazartesi günü başladım dr. randevularını almaya cuma günü son buldu :) oradan oraya koştur koştur dolandım durdum ve bu arada çok yanlış meslek seçtiğimi anladım, ben kesinlikle ne kademede olursa olsun memur olmalıymışım :) Arkadaş bu ne rahatlık memurlardaki anlatamam... Hani allah düşmanımı memurun olduğu bir yere işini düşürmesin diyorum başkada bir şey demiyorum :) 

Yani yoğun da olsa 1 hafta daha tatil yapıp bitirdim ve gene geldim kürkçü dükkanına iş başı yaptım aman ne mutlu bana, nasıl huzurluyum anlatamam :/ 

Neyse günün ilerleyen dakikalarında tekrardan irtibat haline geçeceğim, öpüldünüz kocaman :)

Renkli Buzdolapları

Artık klasik olan tüm eşyalar değişmeye başladı, eşyalarımızı eğlenceli hale getirebilmek için bize sunulan ürünler iyice gözüme hoş gözükmeye başladı :) 

Buzdolapları eskisi gibi değil artık rengarenk, desenli göze hitap eden hoş tasarımlar şeklinde karşımıza çıkmaya başladı... Tasarımlar ile ilgili bir kaç örnek paylaşmak istedim :)

Ama  güzel değiller mi şimdi doğru söyleyin.... Ben bunlardan bir tanesini evimde isterdim açıkçası çok eğlenceli bir mutfak olurdu :) 

Çeşmeden....

Alaçatıda gittiğimiz beachlerden biri Laika Pool and Beach idi... Aslına bakarsanız böyle koy aradık ama çeşme Belediyesi hiç bir alanı boş bırakmamış sağolsun, her yeri satmış beach olarak işletilmeye başlanmış, biz aradık bulamadık sorduğumuzda da bu cevabı aldık... Bir adet Halk Plajı var orası da gerçekten halk plajı :) 1 kere gidelim dedik ama pişman olduk kalktık ( en son dibimizde kendini bilmez 30-35 yaşlarında bir  er grubu vardı, ne konuştuklarını anlıyordunuz, nede görsel olarak bakabiliyordunuz ). He ayrıca Halk Plajı içinde de şezlong ve şemsiye çiftinden yararlanmak istiyorsanız 40 TL bayılıyorsunuz... eee ne anladım ben bu işten madem 40TL vericem o zaman 10 TL fazla veririm Beach'e giderim ohh misss mod on şeklinde takılırım... 

İşte o beachlerden biri de Laika Pool and Beach oluyor, çok büyük bir alana hakim olan mekanda havuz da bulunuyor, özel locaları var bunun dışında tahta üzeri minderli şezlonglar ve hasır şemsiyeler bulunmakta. 

Yemek olayına girerseniz biraz sıkıntılı gerçi her yer öyle ama dengesiz yemek yiyorsunuz 18 TL ye Limonata içiyorsunuz 15 TL ye :) adamlar işi biliyor sıcak hava içecek tüketimi olması gerektiğinden fazla oluyor bu yüzden yemek ile içecek arasında saçma bir fiyat anlayışı var :) 

Biz Sürahide gelen Limonataya hayran kaldık... bol buzlu ohhh keyif :)

Otelimizde kahvaltımızda vardı, bu sebepten dolayı kahvaltımızı genelde otelde yaptık ama biz öyle iki somurtkan oturup kahvaltı yapmayı tercih etmediğimizden dolayı kahvaltımıza eğlenceyi de katıp ortaya bu görüntüleri çıkardık :) 

Ve biliyorsunuz Çeşmedesiniz her yer damla sakızı ürünleri ile dolu... Çeşme ile ilgili hiç bir şey bilmiyorsanız bile aklınıza ilk gelen şeyin Damla Sakızı ürünleri olması gerektiğini bilmenizde yarar var :) Otelde abla Sakız adasından gelmiş olan Damla Sakızlı Türk Kahvesinden yaptı bana yanına da Damla Sakızı Reçeli koydu... o an, o tat ve o zevki başka bir şeye değişmezdim... değişmem de... Bu arada ablanın ellerine sağlık pek güzel yapmıştı :)

Konserler... Konserlerrrr

14/08/2013 - 26/09/2013 tarihleri arasında yapılacak olan Harbiye Açık Hava Tiyatrosunda BKM Organizasyonu ile gerçekleşecek olan konserlerde bizlere müzik ziyafetini yaşatacak olan sanatçılar ;

*  14/08/2013 Çarşamba & Tolga Çevik Komedi Dükkanı / Arkadaşım Hoşgeldin

*  15/08/2013 Perşembe & Sertab Erener  - Bilet alabilme şansınız hala var.

*  16/08/2013 Cuma & Erol Evgin / Senfoni Orkestrası Eşliğinde muhteşem bir müzik şöleni olacağına inanıyorum.

*  23/08/2013 Cuma  - 24/08/2013 Cts & Sezen Aksu

*  05/09/2013 Perşembe & Ajda Pekkan

*  06/09/2013 Cuma - 07/09/2013 Cts  & Sezen Aksu

*  08/09/2013 Pazar & Ebru Gündeş - Serdar Ortaç

*  09/09/2013 Pazartesi & Kardeş Türküler

*  10/09/2013 Salı & Göksel

*  18/09/2013 Çarşamba & Lisa Stansfield

*  19/09/20143 Perşembe & Nilüfer

*  20/09/2013 & Sıla

*  21/09/2013 Cumartesi & İlhan İrem

*  22/09/2013 Pazar & Gülşen

*  26/09/2013 Perşembe & Alessandro Safina - Enbe Orkestrası - Meyra


Bunun dışında;

*  31/08/2013 - 01/02/04 Eylül 2013 & Tarkan

*  17/09/2013 Salı & Yalın

*  25/09/2013 Çarşamba & Duman 2013 Albüm Lansman Konseri

*  02/10/2013 Çarşamba & Kenan Doğulu

*  04/10/2013 Cuma & Şebnem Ferah


ee daha ne duruyorsunuz Biletix 'in sitesine girip biletinizi almadınız mı ? :)
Vakit kaybetmeyin derim :)

Şimdiden İyi Eğlenceler, öpücükler

Günaydınnnn

Arada kalmış Çarşamba Günü, gerçi en güzel gün, haftanın ne başı, ne sonu hatta sonunun yaklaştığını hatırlattığı için benim adıma en güzel günlerden biri :) 

O zaman herkeslere kocaman Günaydınlar diyorum, hafta sonuna 2 gün kaldığını belirtip gününüzün stresten uzak, sessiz-sakin, bol kazançlı geçmesini diliyorum :) 

Öpüldünüz :)

Ondan, Bundan, Şundan....

Bu arada Alaçatı da tesadüfe bulduğum V&T bilekliklerim çok güzeller :) Her yazlık beldenin incik boncuk satan bir alanı olur, bugüne kadar gittiğim hiç bir yerde bunun aksine rastlamadım ve burada da tabi ki vardı ve fiyatları oldukça makul geldi bana :)

Hatırlarsanız Bayram Tatili başlamadan önce çarşı-pazar dolaşmıştım ve bu eteği hemde bu renk
( arasam bulamam ) bulup almıştım, e tabi doğal olarak bu eteği tatilde giymeye fırsat bulamadım
 ( diğer eteklerden sıra gelmedi ) ama dün bu eteğimi giydim keşke diğer renklerinide bulsam nasıl güzel olur, böyle bir sarı, yeşil mesela, turuncu mesela oyyyy diyorum :)

Ve sevdiceğimle aldığımız son bir kararı açıklamak istiyorum, bundan sonra akşam yemeklerinde Salata yiyeceğiz, mesela dün Salata yaptım yanına 1'er parça Şinitzel kızarttım ekmek yok ohhh misss, mide şişmiyor, rahatsız olmuyorsun, herkese tavsiye ederim... Bugün gene menümüzde salata var ama bugün içine yardımcı lezzet olarak tavuk parçaçıkları atmayı planlıyorum bakalım :) 

Şu m&m's İstanbul da bulunmaz ama hooppp Alaçatı da bir Tekel de karşımıza çıkar, ve biz akıllı çift dönerken almayı unutmayalım dediğimiz halde unutup elimizde sadece 1 paket ile hayranlığımızı bastırmaya çalışmak zorunda kalıyoruz.... Pööfffff denir başka bir şey denmez :/

On Numara Beş Yıldız Bir Konaklama :)

Çeşme/ Alaçatı da geçirdiğimiz 4 gün boyunca Derin Konak Boutique Hotel 'e aşırı şekilde teşekkür ediyorum. Neden diye sorarsanız hemen söyleyeyim; Hizmet, Güleryüz, İlgi, Ortam fevkaledenin fevkiiinde olduğu için... Otele girdiğiniz dakikadan itibaren asla sanki Otel'e kalmaya gelmiş gibi değilde kabalık bir aileniz olduğunu, akrabalarınızdan birinin yazlığı olduğunu ve sizinde Bayramda buraya ziyarete geldiğinizi düşünmenize neden olabilecek bir samimiyetle ama gerçek bir samimiyetle karşılaşıyorsunuz... 

Size müşteri gibi davranmıyor, yeri geliyor kendi içeceğinizi kalkıp kendiniz alıyorsunuz, yardım edilecek bir şey var mı diye sorabiliyorsunuz açıkçası ben bu durumdan aşırı derecede memnun kaldım, çünkü tatilinizi kaldığınız yerde stres içinde geçirmek yerine oldukça sıcak bir şekilde huzurlu geçirmenizi vaad ediyor...

Gitmeden önce Otel ile ilgili kısmi yazımı yayınlamıştım... Otel en baştan yapılmış kurulu bir düzen üzerine gelmemiş yani anlayacağınız el emeği göz nuru dedikleri :) Mimari  yapısı çok hoş ve ben böyle yeni çağa ayak uydurulmuş ama özünde eskiyi anımsatan yapıları çok severim :) Bu gördüğünüz resim hemen havuzun başında kahvaltı yapabildiğiniz, akşamları oturup sohbet edebildiğiniz alan....

Otelin dışı kadar kaldığımız oda da çok güzel şekilde dizayn edilmiş,  Yataklar biraz sert olsa da :)
Komodinin üzerinde o kadar güzel bir telefon var ki eski telefonlardan çok cici ( aptallık edip resmini çekmeyi unutmuşum )

                              

Yatağın hemen köşe duvar kısmında içeriye doğru boş bir alan var orası bizim için ayakkabılarımızı koyduğumuz alan oldu  :) Açıkçası ayakkabıların ortalıkta kalmaması gayet iyi oldu...

Yatağın diğer kısmında ise eski bir sandık ve TV var,
gerçi emin olun odada kaldığınız zaman bile TV yi açmak istemezsiniz ( heleki Jakuziniz var ise )  :)

Yatak Odası kısmından çıkıp orta alana geldiğimiz zaman güzel eski bir dolap ve mosmor bir koltuk var, hemen onun yanında ise Tuvalet Masası ve kombin edilmiş aynası, hemen önünde ise koltuk ile aynı renk olan Banu Alkan koltuklarından biri ( benim için  ), çok cicilerdiiiii :) Orada kadraja giren Şapka ise kardeşimin biz yola çıkmadan bana aldığı şapka :) 

 Ve işte her daim adı geçen Jakuzi :) Odanın içinde Jakuzi mi olur demeyin, gayette olur hatta aşırı derecede zevkli olur, hatta bizim odadaki gene iyi üst katların bazılarında Jakuzi balkona konmuş özel bir bölme ile de ayrılmış :) Gayet hoş düşünülmüş hani tercih sebebi olabilir bu tür ayrıntılar :)

Dediğim gibi aslında Otel ile ilgili ballandıra ballandıra anlatacak bir sürü şey var, ama ben bile burada yazdıkça kendimi offf keşke orada olsam moduna alıyorum çok pis isyanlarda oluyorum :)

Eğer ki bir gün Çeşme/Alaçatı'ya yolunuz düşer  ise size aşırı derecede tavsiyem mutlaka ve mutlaka Derin Konak Boutique Hotel 'i tercih ediniz, en azından telefonla bir irtibata geçin emin olun telefonu kapattığınızda rezervasyon yaptırdığınız için hiç pişman olmayacaksınız :) 

Tekrardan herkese en içten teşekkürlerimi iletiyorum, umarım her şey ileri ki yaz dönemlerinde sizler için çok daha mükemmel ötesi olur :) 

Günün Şarkısı

J Balvin & Tranquila

Bayramdan önce sevdiceğim buldu bu şarkıyı daha doğrusu yabancı müzik kanalların birinde dinlemiş, ismini de unutmuş bulana kadar canımız çıktı ama sonra bir dinledim saçma bir şekilde sevdim şarkıyı :) Hani Ankara şarkıları çıktığı zaman ister istemez vücut istem dışı hareket ediyor ya heh aynısı bu şarkıyı dinlerken de oluyor ( en azından bende ) :) 

Dinleyin bakalım belki sizde seversiniz :)

Günaydınnn

Günaydınn Günaydınnn Günaydınnnn, en güzel, en mutlu, en huzurlu Günaydınlar olsun :) 

Koskoca sendromlu Pazartesiyi geride bıraktık ve kargalar ile birlikte Salı gününü yaşamaya başladık, hadi hayırlısı olsun bugün sessiz sakin, sıfır stresle bitsin inşallah diyorum...

Her ne kadar tatil sonrası alışmak biraz zor olsa da yapacak bir şey yok elimiz mahkum :) 

Kocaman öpücükler, İyi Çalışmalar efenimmm :)

İstanbul'a Dönüş....

Herkese Merhabalar, İstanbul'a dönüş yapmış olmanın verdiği üzüntüye birde bugünün Pazartesi ( İş günü ) olmuş olması beni o keder birikintisinden alıp diğer keder birinkitisine atıp atıp duruyor... :/ 

Hepimizde olduğu gibi bende de aynı mod hakim ; "Saate bakıp, şu an şezlongumda uzanmış buz gibi içeceğimi yudumluyordum, biraz zaman geçer pööfff şimdi denize girmek için kalkmıştık... vbg. " amma velaakiin gerçek hayata dönüyoruz ve şu an saate bakım "pööff akşam olsa da evime gitsem" diyebiliyorum, şu an için tek eğlencem bu :)

Mükemmel Alaçatı tatilimden sonra şimdi Kurban Bayramı'nı iple çekiyor olmam bir tek benim düşüncem olamaz değil mi ? :) Kurban Bayramında Fethiye de olacağız şimdiden zaman geçse de gitsek diyorum :) 

Alaçatıdan, kaldığımız otelden, yaptıklarımızdan bahsedeceğim ama bugün değil, bugün biraz iş yerindeki pc ile sorunlarımız var, kendisi ile kontak kuramıyoruz bu sebepten dolayı birbirimize triplerdeyiz :) Ama bu gece evde de post yayınlayabilirim çünkü erken yatabileceğimi sanmıyorum, Pazar günü 14:00 gibi geldik, gayri ihtiyari evi havalandır, topla, sil, bavulalrı boşalt, çamaşırları yıka, bıcı bıcı yap derken en son tv karşısında uyumuşuz akşam 21:00 di galiba birden uyanıp hiç ara vermeden direk yatağa geçip sabah 07:00 de kalkınca ister istemez insanın uykusu olmuyor :) 

Şimdilik kocaman öpücükler, 

Bu arada Geçmiş Bayramınız Kutlu Olsun... Umarım adı gibi Şeker tadında bir Bayram olmuştur... :)

Günün Şarkısı

Gülşen & Kardan Adam 

Şu son 3 gündür bu şarkıya taktım, eminim sizde biliyorsunuzdur hatta severek dinliyorsunuzdur :) 

Hadi beraber dinleyelim :) 

Bunlarda son, belkide sondan bir önceki :)

Hafta sonu sepetlerimden birine Bikini düşmüş hiç farkında değilim eve bir geldim aaaa bikini :) ( sevgilim pek memnun olmasa da bu durumdan ) :) 

Sanarsın ki deli yüzücüleriz bir paletimiz eksik :) ama heves ettik napalım, hem denizde iyi oluyor gözlük gözlerim yanıyor deli gibi sonra :) hayır birde buhar yapmayanını bulduk aldık o derece bilgiliyiz canımm biz :) 

Bunu demin yüklemeyi unutmuşum tam artık yeter eve gidelim moduna girmiştik ki Colin's 'in önünden geçerken en önce gözüme çarptı "gel aşkım gel bir dene almayacağım" diyerek olaya girip sonra kendimizi kasada bulmanın verdiği huzurla birlikte oradan ayrıldık :) 

Aslında birde tokalar aldım ki sormayın nasıl güzeller :) onları akşam resimlerini çekeyimde görün hak vereceksiniz :) 

Yeni Cicilerden devam :)

Kıyafetlerimizden devam ediyoruz, bu bluzu aşırı derecede severek aldım, hem salaş rahat, hem beyaz olması hemde iki kenar kol kısmı bel hizasına kadar açık, bu yüzden içine yeni almış olduğum neon body lerden giydiğim zaman tamamı ile bütünleşmiş bir bluz olacak :) hihihih :) 

Bu bluzun pek bir özelliği yok aslında sadece arkasında sade bir dekoltemsi bir şey var, ön kısmında ise minik zımba yıldızlar var, birde siyahını aldım bunun... 

Gözlüğüm de gözlüğüm çok severim pek severim amanda ne de güzelmiş benim gözlüğüm :) 

Yukarıda bahsettiğim neon bodylerim :) renkleri nasıl cıvıl cıvıl :) 

Aşkımın balböcümüüünn t-shitleri özellikle şu sağdaki kırmızı t-shirt'ü bilerek aldım kırmızı abaakkası ve colin's den aldığımız şort ile birlikte kombin yaptım :) 

Ve ailemizin yeni üyeleri :) ayakkabı odamıza hoş geldiniz, size hak ettiğiniz muameleyi göstereceğimizden emin olabilirsiniz :) 

Kuru kafa vuuuuuu :) / sağdaki düz sade kirli beyaz bir bluz sadece üst kısmı ( omuz askı kısmı ) şeffaf o kadar, hem günlük hemde iş için ideal kombinleri sağlayamaya birebir :)