Sapanca da kaldığımız yerin yakınında ki yolu ayıran ve ışıklandırılan bu ağaca hasta olduk sevgilimle :) Biz bu ağaca aşk ağacı adını verdik, gerçi renk renk oluyordu mavi, sarı, beyaz, yeşil ama biz en çok pembenin yarattığı o nüansı sevdik :)
Sonra gez gez gez hep gezdik zaten bilmediğimiz yerlere girdik, tepelere çıktık, yürüdük, koştuk, yorulduk, oturduk, dinlendik, resim çektik derken bir restaurant bulduk hemen keşfe çıktık :) meraklı melahatler gibi bir köşeye ben bir köşeye sevgilim gitti sonra ortak noktada buluştuk ve kadrajımız da bu resmi netleştirdik :)
Su Kayak Parkı çok eğlenceli çok cici bir yer :) böyle bir mekanizma var, sen o mekanızmaya tutunarak su kayağı yapıyorsun pek bir eğlenceli :) bir alana çevrelenmiş ne çok ufak ne çok büyük orta halli bir alanda kayak yapabiliyorsun :)
Bu arada aşağıda gördüğünüz gibi keçi misafirlerimiz de vardı :) çok cicilerdi ot yemek uğruna kafalarını bir kaldırıp da yüzlerini çekmemize izin vermediler :)
Sapanca da sahilde yürürken karşımızda birden bu şef abiyi gördük :) yalnız göz yanılması değil yada resim çok yakından çekilmiş de büyük gözüküyor diye düşünmeyin, bildiğiniz devasa bir şef kendisi :) Çok tatlı ama ya böyle sarılası geliyor insanın :)
Gülizar Bahçe Cafe & Restaurant hani derler ya komşuda pişer bana düşer, yada kıskançlık mı derler o masa istedi bende istiyorum vbg. Oturduk sevgilimle sahlep içeceğiz ama bir yandan da mönüde tatlılara bakıyoruz, bildiğimiz klasik tatlılar var sonra gözümün önünde bir tabak geçti, böyle sufleye benziyor die geçirdim içimden ama mönüye bakıyorum yok, sonra garson arkadaşımızı çağırdım dedim sufle var mı ? var e peki mönüde neden yoookkkkkkk :) hemennnn getir hemen lüüfeennn :)
fotoğraflar şahane:)
YanıtlaSilçook teşekkürler :)
YanıtlaSil