Hoşgeldinizz :)

Powered By Blogger

Translate

18 Ekim 2014 Cumartesi

Günün Şarkısı







Skylar Grey & Final Warning



Gerek şarkı, gerek klibi aşırı derecede beğendiğimi söyleyebilirim. Bilmiyorum şarkıdan ve klibinden haberdar mısınız ama bence izlediğinizde dilinizden ve hayatınızdan çıkaramayacağınız bir şarkı olacak buna eminim. 

Keyifli dinlemeler :)

13 Ekim 2014 Pazartesi

Yeni Ciciler :)



Bugün kendimi şımartmak istedim ve ayakkabı dolabım için 2 tane yeni cici aldım :) 

1 haftadır instagram olsun online alışveriş siteleri olsun dolaşıp duruyorum, 2013 den beri biker bot trendinin devam ettiği şu günlerde bende dolabıma bu trendden bir parça eklemek istedim ve bugün kendime bu modeli aldım, açıkçası ilk zamanlar pek hoşuma gitmeyen biker botlar sanırım uzun bir süre benimle beraber olacak. Şimdilik bu modeli seçtim ama farklı modellerde almayı düşünmekteyim :) 








Daha sonra bu modeli gördüm ve beni al beni al beni al dedi, çok zarif, şık bir model olduğu için kendimi durduramadım ve asi kız modelimden çıkıp, şık bayan modelime geçtim veeeee alıverdim :)





Ben cicilerimi çok sevdim :) 






8 Ekim 2014 Çarşamba

Film Gecesi...



Dün akşam bayramın bitişinin de vermiş olduğu bir yorgunluktan dolayı kendimizi eve kilitledik, güzelce kahvaltımızı yaptık, evimizi topladık vakit geçti akşam yemeğinden sonra  dedik ki o zaman film izleyelim....

2 film tercih ettik bunlardan biri Lucy diğeri ise Live Die Repeat oldu.





LUCY



Luc Besson'un yönetmenliğini yaptığı filmin başrollerinde ise Scarlett Johansson, Morgan Freeman, Min-sik Choi, Analeigh Tipton ve Mason Lee 'yi görüyoruz. 

Özel yapım bi uyuşturucu ve bu uyuşturucuya maruz kalan Lucy'nin hikayesi anlatılıyor ama filmi bir tek cümle ile basitleştirmek istemiyorum çünkü aşırı derecede güzel bir anlatım olmuş. Bilim-Kurgu kategorisinde olan film gerçekten hakkını vermiş diye düşünüyorum. İzlemediğiniz için pişman olacağınız ama izlersenizde oldukça başarılı bulacağınız bir film olacak.... Film baştan sona satır arası mesaj veriyor bana göre ve herşey yerli yerinde, kıvamında olmuş ne fazlası ne eksiği var. 





Live Die Repeat - Edge of Tomorrow


Doug Liman'ın yönetmenliğini yaptığı filmin başrollerinde Tom Cruise, Emily Blunt, Brendan Gleeson, Jonas Armstrong ve Jeremy Piven rol alıyor. 



Film oldukça hoşumuza gitti, izlerken keyif aldık. Film çokça zamanda geriye gitme durumları var bazı anları sıkıcı ama filmi direk herşeyi ile ele aldığımız zaman olması gerektiği gibi işlediğini anlayabiliyorsunuz. en sevdiğim olaylardan biriside filmde ne zaman ne olacağını kestirememek işte bu film bana bunu verdi bu yüzden benden tam not aldı. :) 
Ama genel olarak bakarsanız da bence izlenmesi gereken filmler arasında yerini aldı hatta bizim arşivde de yerini almıştır :) 







Yuvacık & Mahirin Yeri :)




Tabi sadece 2 gecemiz olduğu için yalnız 1 gecesinde dışarıda bu doğann içinde yemek yemek istedik kalan 1 gecemiz de de otelde yemek istedik. 1 gece dışarıda olacağımız içinde bölgenin en güzel yerine gitmeye karar verdik tabi bu sadece iç güdümüze bağlı olarak gerçekleştirmek zorundaydık çünkü daha öncesinde geldiğimiz bir yer değildi ve etrafın tavsiyelerine uymak yerine yalnızca kendi duygumuzun bizi götürdüğü yere gidip oturmak istedik. Bunun için bayağı yol kat ettik dağa tirmandık ki bu benim için güzel olan bir şey değil özellikle de etrafı sis kaplamış ise :) 
Aytepe diye bir yer var çıkıyorsun, çıkıyorsun, çıkmıyorsun ve hep çıkıyorsun devamlı sisin içine doğru bir yolculuk yaptık desem yalan olmaz :) 







İşte tamda bu tepeyı dönüp dururken gözümüze Mahir'in Yeri çarptı, 4 mevsim açık olduklarınıda gördükten sonra nedendir bilinmez buraya girelim dedik, iyi ki de girmişiz.... İlgili personel olsun, ortam olsun oldukça başarılı ve insana sanki o yer sizinmiş havasını hissettiriyorlar....  Eğer bir gün yolunuz bu taraflara düşerse mutlaka ve mutlaka buraya uğramayı unutmayın derim ben...




Bir süre sışarıda oturduk ama malumunuz hava soğuk olduğundan dolayı sonra içeri geçtik çünkü içeride çıtır çıtır yanan bir soba vardı, sobanın önünede masa koymuşlar oyy deymeyin keyfimize :) 




Yemeğimizi yedikten sonra sağolsunlar çay ikram ettiler ama çayı öyle bardak ile ikram etmediler, bu güzel küçük şirin çaydanlık geldi ve altındaki tatlı ocak sayesinde çayımız hep sıcak kaldı :)




Yani diyeceğim o ki yuvacık gezilmesi çok eğlenceli, çok huzurlu, bol oksijenli hayat dolu bir yer... Tabi zevkler ve renkler tartışılmaz ama yaşadığımız bu dünyanın kıymetini bilmediğimizden dolayı artık yaşam alanlarımızda oksijenden uzak, doğadan, yeşilden uzak bir hayat sürdüğümüz düşünülürse bence bu tarz yerlerin hala var olduğunu bilmek ve hala gidilebiliyor olması bence bizler için büyük nimet.... Zarar vermeden bu anların, bu yerlerin tadını çıkarmamız gerekiyor.





Yuvacık Tatilinden....




Sadece 2 günlük bir tatil yapmak istedik ve bu süreci de olduğunca değerlendirmeye çalıştık. Yuvacık beldesini keşife çıktığımızda karşımıza çok güzel yerler çıktı, aslında yaz sezonlarında buraların açık olduğunu ama kış sezonu geldiğinde tesislerin kapandığını görüdk, sanırım tesislerin kapalı halleri daha çok beğenmeme neden oldu :) 

Burası Recep Abi'nin Yeri ( yani en azından yazdan kalma tabelada böyle yazıyor ) :) 
Mükemmel bir yer, piknik örtünü al gel buraya sessiz sakin otur ve huzuru tam anlamıyla yaşa :)
Ama şimdi recep abinin yerine  kazlar, köpekler, tavşanlar ev sahiğliği yapıyor.











Burası Yuvacık Barajının dibinde olan Saklıvadi dedikleri yer, bu tertemiz havada yürümek ayrı bir güzel :) Burada ki tesiste kapalı ama tabi kapalı olduğuna dair bir ibare yok tabelaları bile duruyor bizde açıkmış gibi giriyoruz ama tesisin kapalı olduğu anlaşılıyor :) 









Bence burası açıkken oldukça güzel bir yermiş, en azından gelip zaman geçirmek hoş olurmuş ama burasıda bir dahaki yaz dönemine kadar bu halde kalacak, tabi şu an kapalı olması sizin ziyaret edemeyeceğiniz anlamına gelmiyor çünkü girip zaman geçirebiliyorsunuz....




Bayram Kaçamağı...



Koşuşturmadan dolayı bir türlü fırsat bulup paylaşım yapamadım e tabi sonrada malum kurban bayramı kapımızı çaldı ve aradığımız tatil fırsatı ayağımıza gelmiş oldu :) 

Bizde bu yoğun tempodan kurtulmak için 2 günümüzü kendimize sessizliğe, doğaya ve huzura ayırdık kalktık Kocaeline bağlı olan Yuvacık beldesine gittik. Ben ilk defa gidiyorum daha öncesinde böyle bir yerin varlığından bile haberdar değildim ama gidip gördüğüm zaman daha önce nasıl keşfetmedik bu beldeyi dedik, tamamıyle kafa dinlemek, huzur bulmak için yaratılmış bir yer. 









Yuvacık Eraslan Tatil Köyü 

Hem bitişik bungolov evlerinin hemde ayrı ayrı bungolov evlerin bulunduğu bu tatil köyü 4 mervsşm hizmet veriyor. Eğer çocuklu bir aile iseniz tek olan bungolov evleri tercih etmenizde fayda var çünkü +1 odası daha bulunuyor ve o odada ranza bulunuyor ama eğer çocuğun yok ise o zaman bitişik bungolovlarda kalabilirsiniz, yaşam alanınız daha geniş oluyor. Biz 1+1 bir bungolovda kaldık oldukça rahat ve konforluydu. 
















Odamızın penceresinden manzaramız da oldukça güzeldi :)






Ayrıca burası doğa ile iç içe olmasının dışında doğayada ayak uydurmuş bir tesis olmuş.














LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İletişim Güzeldir :)

Ad

E-posta *

Mesaj *