Abant turuna tam gaz devam, yani aslına bakarsanız ben ne kadar resim paylaşırsam paylaşayım, oraya gidip o temiz havayı solumadıkça, yeşillikler içinde huzurla yürümedikçe, kuş sesleri içinde uyanmadıkça olmaz, tadı anlaşılmaz :)
Gölün etrafında rahatça yürüyebilmek için tahta köprü yapmışlar bir kısmına, devamında normal yürüyüş yolundan gidiyorsunuz, aslında arabayla da gezenler vardı ama arabanın içinde neyin tadına varacaksınız ki,
Bu sebepten dolayı giydik eşofmanlarımızı başladık yürümeye, otelden çıktık, otele döndüğümüzde yaklaşık 1,5 - 2 saat geçmişti, hem yol uzun çünkü direk gölün etrafını tavaf ediyorsunuz hemde biz biraz oyalana oyalana yürüdük... nama pestilmiz çıktı ne yalan söyleyeyim :)
Gölün bir kısmı buz olmuş ama yürünmelik değil çünkü erimeye başladığı için direk batıveriyorsunuz :) hani denedik ve battık olarak düşünülmesin denemedik ama ufak bir taş attık sonra da bu sevdadan vazgeçtik :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder